Bölüm 1023 - Perish!
Bölüm 1023: Yok Ol!
Çevirmen Atlas Stüdyoları Editör: Atlas Stüdyoları
Tam bu sırada, öndeki gölge aniden yok oldu! Sanki daha önce hiç var olmamış gibiydi...
Zhan Xiao Xiao hâlâ öfkeyle etrafına bakınıp kendisiyle oyun oynama cüretini gösteren aşağılık piçi ararken, göksel bir şimşek aniden korkunç bir hızla yere çakıldı!
Demek beni buraya çekip yıldırımdan faydalanarak beni vurmak istedi! Ne kadar iğrenç!
Ama o anda aklına sadece hemen geri dönmek geldi. Ondan fazla yıldırım Zhan Xiao Xiao'nun kafasına çarpmış ve Zhan Xiao tüm gücüyle onu engellemişti bile!
Aslında zaten gücünün yarısıyla kalmıştı. O an için tüm savaş yeteneğiyle patlaması sadece kendini zorlamasıydı. Şu anda, böylesine şiddetli ve güçlü bir saldırıya maruz kalmak onun için katlanılması çok zor bir durumdu! Acı dolu bir çığlık atarak ağız dolusu kan tükürdü ve tamamen kömürleşmiş bir halde gökyüzünden düştü!
Göz kamaştırıcı bir kılıç ışığı bir kez daha parladı, garip bir açıdan belirdi ve Zhan Xiao Xiao'nun göğsüne doğru saplandı!
Hafif bir pu sesiyle, kılıç anında etinin bir kısmını delip geçti!
Zhan Xiao Xiao günün sonunda hâlâ güçlü bir Aziz Saygıdeğer uzmandı ve vücudu çelikten bile daha sağlamdı. Sarı Alevin Kanı'nın eşsiz keskinliğine rağmen, etinin sadece bir kısmını delip geçebildi!
Zhan Xiao Xiao kükredi ve bir avucunu acımasızca kılıcın kabzasına doğru savurdu. Sarı Alevin Kanı yüksek bir kılıç keskinliğiyle çığlık attı ve anında geriye doğru fırladı!
Kılıç çekilirken, kılıcın açtığı yaradan taze kan fışkırdı. Zhan Xiao Xiao tekrar vahşice kükredi ve ağız dolusu kan tükürdü! Kılıç vücudunu delip geçmeyi başaramamış olsa da, otoriter kılıç Qi'si çoktan vücuduna salınmış ve meridyenlerinde tahribat yaratmaya başlamıştı!
Zhan Xiao Xiao aceleyle Xuan Qi'sini topladı ve bu kılıç Qi'sini vücudundan atmak istedi. Tam o anda, önünde aniden bir insan figürü belirdi. Bir çift soğuk göz ona derin derin bakarken, bir çift el gök gürültüsü kuvvetiyle Zhan Xiao Xiao'nun çıplak göğsüne sertçe çarptı!
Bu darbe gerçek ve sağlam bir şekilde indi!
Zhan Xiao Xiao öfkeyle tekrar kükredi ve Jun Mo Xie'nin vücuduna tekme atarken, sağ eli şiddetle göğsüne çarptı! Ne yazık ki, mevcut ağır yaraları ve yorgunluğuyla, tam gücünün yalnızca %20'sinden daha azını gösterebiliyordu! Ancak yine de Jun Mo Xie'nin bir patlamadan tam isabet almış gibi hissetmesine ve iç organlarının ağır bir şekilde sarsılmasına yetti bile!
Bir patlama sesiyle Jun Mo Xie'nin vücudu ipleri kopmuş bir uçurtma gibi geriye doğru uçtu.
Ancak Zhan Xiao Xiao'nun durumu daha iyi değildi. Bu ani müdahale nedeniyle vücudundaki kılıç Qi'sini bastırmayı başaramadı. O anda, sanki milyonlarca küçük bıçak vücudunu çılgınca kesiyormuş gibi hissetti. Buna dayanamayarak birkaç kez haykırdı ve ağız dolusu kan tükürdü ve vücudu zayıf bir şekilde aşağıya doğru düştü...
Gökyüzünden iki figür düştü, birbirlerinden bir mesafe uzakta!
Bu sırada, havadaki inatçı sis nihayet çıplak gözle görülebilecek bir hızla dağılmaya başladı...
İki şiddetli şimşek fırtınasından sonra, Gizemli Gökyüzü Şaşırtma Formasyonunu destekleyen Cennet ve Dünya'nın Gücü çoktan tamamen tükenmişti. Formasyon etkisini kaybettikçe, üzerinde bulundukları dağ kendini göstermeye başladı!
Zhan Xiao Xiao yere kuvvetlice çarptıktan sonra nihayet sisin yok olduğunu fark etti. Acı içinde sürünerek ayağa kalktı ve karşısında büyük bir çabayla ayağa kalkmış olan Jun Mo Xie'ye baktı. Gözleri şokla irileşti ve eliyle işaret etti. "Sen! Demek sen... AHH... bu yaşlı adam ölesiye kızgın! Yani sadece bir Aziz İmparator xiulian'in mi var?! Ve dördüncü seviyede bile değil! Bu nasıl olabilir... WA!"
Bunu söylerken, bir ağız dolusu kan daha zorla dışarı aktı ve vücudu zayıf bir şekilde sallandı...
Diğer tarafta Jun Mo Xie dudaklarındaki kanı sildi ve gözlerinde alaycı bir parıltıyla hafifçe gülümsedi. "Yaşlı piç, bunu şimdi mi öğrendin? Çok daha erken fark edeceğini düşünmüştüm. Görünüşe göre zekânı gözümde fazla büyütmüşüm... benim hatam, seni yanlış anlamışım..."
Bunu daha önce fark edebilseydim, hala bu durumda olur muydum?! Zhan Xiao Xiao o kadar sinirlenmiş ve utanmıştı ki neredeyse oracıkta canına kıymak istiyordu!
Böylece rakibinin başından beri sadece rol yaptığı ortaya çıktı! Gerçekte, kağıttan bir kaplandan başka bir şey değildi! En başından bu yana, sadece bazı aldatıcı hileleri olan bir Aziz İmparatordu...
Ancak rakibinin tuhaf yeteneklerine çok fazla odaklandığı için, yol boyunca burnunun dibinden gitmiş. Sadece saldırmak için en iyi fırsatı kaçırmakla kalmamış, rakibinin tuzağına tamamen düşmüş, önce canlı canlı gömülmüş, sonra da iki kez yıldırım çarpmıştı...
Daha da dayanılmaz olanı, böyle bir düşmana karşı tamamen çıplak bir şekilde savaşmak zorunda bırakılmış olmasıydı. Sadece bu nokta bile hayatının en büyük aşağılanmasıydı!
Zhan Xiao Xiao dişlerini o kadar sert gıcırdattı ki yüksek sesler çıkardılar. Gözleri de bir çift bronz çan gibi kocaman açılmıştı!
O anda, Jun Mo Xie'nin kalbini bütünüyle yutmak bile istedi!
Ama ne yazık ki böyle bir yeteneğe sahip olmadığını biliyordu!
Bir dizi ağır aksilik, Xuan Qi'sinin son yağ damlasını tüketen bir lamba gibi olduğu bir seviyeye düşmesine neden olmuştu. Dahası, daha önce hiç görülmemiş bu garip kılıç Qi patlaması hâlâ meridyenlerinde hasara yol açıyordu...
Bir weng sesiyle, biraz sönük bir kılıç ışığı parladı ve Sarı Alevin Kanı dengesiz bir şekilde geri uçarak Jun Mo Xie'nin önünde okul bahçesindeki zorbalar tarafından haksızlığa uğramış bir çocuk gibi asılı kaldı.
Zhan Xiao Xiao'nun tüm gücüyle ona saldırması, tüm öz Xuan Qi'sinin doruk noktasıydı. Sarı Alevin Kanı neredeyse tamamen paramparça olmuştu! Böyle bir durumda geri uçabilmek zaten çok etkileyiciydi...
"Çok çalıştın... Bir süre sonra iyileşmene yardım edeceğim." Jun Mo Xie nazik bir sesle teselli etti. "Daha sonra vücudunu daha da güçlendireceğim ve hatta seni görkemli bir ziyafetle besleyeceğim... Uslu dur, önce içeri gir ve dinlen."
Sarı Alevin Kanı hafifçe titreşti ve Hongjun Pagodasına geri döndü.
Etrafı boş gözlerle izleyen Zhan Xiao Xiao, sanki başka bir yıldırım çarpmış gibi hissetti. İnançsızlıkla ağzı açık kaldı ve tükürdü. "Yani bu sadece şeytani bir ruh kılıcı... aslında kendi kendine sorun çıkaran o kılıçtı... Kılıç Kontrol Tekniğini kullanma yeteneğine sahip olduğun için değil... AH AH AH... bu yaşlı adam öfkeden ölecek...!"
Bu aslında onun için en kafa karıştırıcı kısımdı. Rakibinin bir Aziz Saygıdeğer uzman olmadığı ve hatta bir Aziz Saygıdeğer uzman seviyesine bile yaklaşamadığı açıktı. Ama böyle bir kişi kılıcını nasıl uzaktan kontrol edebilirdi? Kılıcın kendi kendine nasıl hareket ettiğini kendi gözleriyle çok net bir şekilde görmüştü. Kesinlikle bir el tarafından kontrol edilmiyordu ve elle kontrol edilen bir kılıcın Xuan Qi aurasına sahip değildi...
Bu yüzden bunun Kılıç Kontrol Tekniği olduğundan emindi! Bunu sadece Kılıç Kontrol Tekniği'nin en yüksek seviyesi yapabilirdi! Yarım gün boyunca dövüştükten sonra, sadece kendini korkuttuğunu kim düşünebilirdi ki...
Jun Mo Xie hafif bir gülümsemeyle ayağa kalktı. "Bunu daha fazla uzatmaya gerek yok... Burası harika bir manzaraya sahip, güzel ve bakir bir yer. Zirvedeki uzmanların düello yapabileceği en iyi yer! Gel, gel, gel, arzularına uyacağım ve seninle bir ölüm kalım savaşı yapacağım! Bu kez adil bir şekilde dövüşeceğiz; yaşam, ölüm, zafer ve yenilgi gökler tarafından belirlenecek!"
Zhan Xiao Xiao gözlerini açtı ve öfkeyle bir ağız dolusu kan daha tükürerek yere yığıldı. Bu ağız dolusu kanla birlikte, iç yaraları üzerindeki kontrolünü de tamamen kaybetti ve sürekli olarak ağız dolusu kan kusmasına neden oldu...
Dünyada böyle utanmaz bir insan nasıl olabilir! Belli ki artık hareket edecek gücüm bile yok ve sen hala bana adil bir savaş yapmamı söyleyecek yüzün var... Lanet olsun, neden adil bir savaş için ölü birini bulmuyorsun...
Zafer şansınız daha da artmaz mıydı!
Tekrarlanan aksilikler ve sert darbeler dizisi Zhan Xiao Xiao'nun yaralarının daha kötü olamayacak bir noktaya ulaşmasına neden olmuştu bile! Önce rakibinin sözleriyle yaralanmış, ardından da toprağın derinliklerine gömülerek gücünü büyük ölçüde kaybetmişti. Ondan sonra, iki kez yıldırım saldırısına uğradı ve koruyucu Xuan Qi'sini tamamen tıraşladı, hatta beş iç organını ve altı bağırsağını yaraladı! Ondan sonra, ilahi kılıç tarafından ağır bir şekilde yaralanmıştı ve kılıç Qi'si şu anda bile hala çılgınca bir şekilde meridyenlerini kesmeye devam ediyordu...
Jun Mo Xie'nin tam güçle vurduğu darbe de göğsünün ön tarafına isabet etmiş, beş iç organını ve altı bağırsağını tamamen püre haline getirmişti!
Şu anda vücudu zaten tamamen yok olmanın eşiğindeydi!
Bunu takiben, rakibinin gerçek gücünü öğrendi. Utanç duygusuyla, ruhu ağır bir darbe daha aldı! Ve şimdi, tek bir parmağını bile kaldıracak gücü kalmamıştı...
"Bana adını söyle! Söyle bana!" Zhan Xiao Xiao'nun çıplak ve kömürleşmiş bedeni, sanki ayağa kalkmak için mücadele ediyormuş gibi yerde güçsüzce seğiriyordu. Sözleri ağırdı ve boyun eğmezlikle doluydu. Sanki bu kini önümüzdeki üç yaşamda asla unutmayacakmış gibi hırlayarak nefes nefese kaldı. "Bana adını söyle! Bu hayatta intikamımı alamasam bile, bu yaşlı adam bir sonraki hayatımda yine de seni arayacak! Eğer bir sonraki yaşamda intikamımı alamazsam, bir sonrakinde ve ondan sonrakinde de seni arayacağım! Bu yaşlı adam benim hayatımı sonsuza kadar seninle karşı karşıya getirecek!"
"Ne yazık ki artık böyle bir şansın olmayacak." Jun Mo Xie'nin sözleri Zhan Xiao Xiao'nun son umut kırıntısını da doğrudan yok etti. "Çünkü Kutsal Bebeğinin kaçmasına izin vermeyeceğim! Artık başka bir şansın olmayacak! Elbette, denemekte özgürsün. Seni tekrar öldürmekten çekinmem!"
Zhan Xiao Xiao tüm umudunu kaybetti!
"Ya da belki bana adını söyleyebilirsin!" Jun Mo Xie çenesini sıvazladı ve şöyle dedi. "Gerçekten çok merak ediyorum... Senin gibi bir uzman Zhan Ailesi'nde bile önemli bir figür olmalı. Sen kimsin?"
"Kim olduğumu bilmiyor musun? Gerçekten kim olduğumu bilmiyor musun?" Zhan Xiao Xiao'nun nutku tutulmuştu. Zaten ölümün eşiğinde olmasına rağmen, yine de bir inançsızlık duygusu hissetti. "Az önce ünlü tekniğimi kullandım ve sen benim kim olduğumu bilmiyor musun?"
Jun Mo Xie'nin de nutku tutulmuştu. Ben Misty Illusory Malikânesi'nden biri değilim; senin kim olduğunu nasıl bilebilirim ki? Çok ünlü biri olabilir misiniz? Ünlü olup olmadığınızdan emin değilim ama kıçınızın yeterince beyaz olduğunu biliyorum. Bu da oldukça etkileyici sayılır. Yine de, bu Genç Usta'nın poposu kadar adil değil!
"Hahaha
... harika, harika!
Gerçekt
en harika!"
Zhan Yi
Xiao yüksek sesle güldü.
"O zama
n ikimiz de birbirimizin kimliğinden habersiz olmaya devam edelim!"
Birden
yüzü morardı ve nefretle kıkırdarken vücudu bir balon gibi şişti.
"Hadi b
irlikte kafası karışmış bir çift hayalet olalım!
Sarı Pı
nar'a giden yol uzun; birlikte seyahat edelim ki hiçbirimiz sıkılmayalım!"
O anda,
Kutsal Bebeği ile kaçmaya çalışmaktan vazgeçerek, doğrudan kendini patlatmayı seçerek ruhunu tamamen ateşledi!
Genç Us
ta Jun ile birlikte yok olacaktı!
Karşısı
ndaki kişi açıkça daha önce Zhan Tian Ji'yi öldüren kişiyle aynıydı!
Zhan Ti
an Ji'nin Kutsal Bebeği kaçamadığı için, büyük olasılıkla onun da kaçma şansı olmayacaktı!
Böylesi
ne büyük bir aşağılanma yaşadıktan sonra, yaşamaya devam etme şansı olsa bile, artık bunu yapacak yüzü olmayacaktı...
Dahası,
bu kadar nefret ettiği rakibi aslında onu hiç tanımıyordu bile.
Bu duru
mda, cesedi yüzünden Zhan Ailesi'nin başına sonu gelmez belalar açmamak için bedenini yok edebilirdi.
Şu anda
Zhan Ailesi zaten en ufak bir belaya bile dayanamayacak bir noktadaydı...
"Sarı P
ınarları birlikte gezmek mi?
Hayal k
ırıklığına uğramaya mahkumsunuz... Bu Genç Usta'nın değerli kılıcıma görkemli bir yemek hediye edeceğine dair söz verdiğini unuttunuz mu?
Ölmek i
stesen bile, bu Genç Usta önce bunu kabul etmeli!"
Jun Mo
Xie, vücudu çoktan aşırı derecede şişmiş ve her an patlamak üzere olan Zhan Xiao Xiao'ya doğru hücum etti.
Hızla y
aklaşırken, Sarı Alevin Kanı bir kez daha ortaya çıktı ve ileri doğru saplandı!
Bu sefe
r Sarı Alevin Kanı Zhan Xiao Xiao'nun dantianına kadar sorunsuzca saplandı!
Zhan X
iao Xiao'nun havaya yükselmeye başlayan bedeni anında kaskatı kesildi ve dondu.
Bölüm 1023: Yok Ol!
Çevirmen Atlas Stüdyoları Editör: Atlas Stüdyoları
Tam bu sırada, öndeki gölge aniden yok oldu! Sanki daha önce hiç var olmamış gibiydi...
Zhan Xiao Xiao hâlâ öfkeyle etrafına bakınıp kendisiyle oyun oynama cüretini gösteren aşağılık piçi ararken, göksel bir şimşek aniden korkunç bir hızla yere çakıldı!
Demek beni buraya çekip yıldırımdan faydalanarak beni vurmak istedi! Ne kadar iğrenç!
Ama o anda aklına sadece hemen geri dönmek geldi. Ondan fazla yıldırım Zhan Xiao Xiao'nun kafasına çarpmış ve Zhan Xiao tüm gücüyle onu engellemişti bile!
Aslında zaten gücünün yarısıyla kalmıştı. O an için tüm savaş yeteneğiyle patlaması sadece kendini zorlamasıydı. Şu anda, böylesine şiddetli ve güçlü bir saldırıya maruz kalmak onun için katlanılması çok zor bir durumdu! Acı dolu bir çığlık atarak ağız dolusu kan tükürdü ve tamamen kömürleşmiş bir halde gökyüzünden düştü!
Göz kamaştırıcı bir kılıç ışığı bir kez daha parladı, garip bir açıdan belirdi ve Zhan Xiao Xiao'nun göğsüne doğru saplandı!
Hafif bir pu sesiyle, kılıç anında etinin bir kısmını delip geçti!
Zhan Xiao Xiao günün sonunda hâlâ güçlü bir Aziz Saygıdeğer uzmandı ve vücudu çelikten bile daha sağlamdı. Sarı Alevin Kanı'nın eşsiz keskinliğine rağmen, etinin sadece bir kısmını delip geçebildi!
Zhan Xiao Xiao kükredi ve bir avucunu acımasızca kılıcın kabzasına doğru savurdu. Sarı Alevin Kanı yüksek bir kılıç keskinliğiyle çığlık attı ve anında geriye doğru fırladı!
Kılıç çekilirken, kılıcın açtığı yaradan taze kan fışkırdı. Zhan Xiao Xiao tekrar vahşice kükredi ve ağız dolusu kan tükürdü! Kılıç vücudunu delip geçmeyi başaramamış olsa da, otoriter kılıç Qi'si çoktan vücuduna salınmış ve meridyenlerinde tahribat yaratmaya başlamıştı!
Zhan Xiao Xiao aceleyle Xuan Qi'sini topladı ve bu kılıç Qi'sini vücudundan atmak istedi. Tam o anda, önünde aniden bir insan figürü belirdi. Bir çift soğuk göz ona derin derin bakarken, bir çift el gök gürültüsü kuvvetiyle Zhan Xiao Xiao'nun çıplak göğsüne sertçe çarptı!
Bu darbe gerçek ve sağlam bir şekilde indi!
Zhan Xiao Xiao öfkeyle tekrar kükredi ve Jun Mo Xie'nin vücuduna tekme atarken, sağ eli şiddetle göğsüne çarptı! Ne yazık ki, mevcut ağır yaraları ve yorgunluğuyla, tam gücünün yalnızca %20'sinden daha azını gösterebiliyordu! Ancak yine de Jun Mo Xie'nin bir patlamadan tam isabet almış gibi hissetmesine ve iç organlarının ağır bir şekilde sarsılmasına yetti bile!
Bir patlama sesiyle Jun Mo Xie'nin vücudu ipleri kopmuş bir uçurtma gibi geriye doğru uçtu.
Ancak Zhan Xiao Xiao'nun durumu daha iyi değildi. Bu ani müdahale nedeniyle vücudundaki kılıç Qi'sini bastırmayı başaramadı. O anda, sanki milyonlarca küçük bıçak vücudunu çılgınca kesiyormuş gibi hissetti. Buna dayanamayarak birkaç kez haykırdı ve ağız dolusu kan tükürdü ve vücudu zayıf bir şekilde aşağıya doğru düştü...
Gökyüzünden iki figür düştü, birbirlerinden bir mesafe uzakta!
Bu sırada, havadaki inatçı sis nihayet çıplak gözle görülebilecek bir hızla dağılmaya başladı...
İki şiddetli şimşek fırtınasından sonra, Gizemli Gökyüzü Şaşırtma Formasyonunu destekleyen Cennet ve Dünya'nın Gücü çoktan tamamen tükenmişti. Formasyon etkisini kaybettikçe, üzerinde bulundukları dağ kendini göstermeye başladı!
Zhan Xiao Xiao yere kuvvetlice çarptıktan sonra nihayet sisin yok olduğunu fark etti. Acı içinde sürünerek ayağa kalktı ve karşısında büyük bir çabayla ayağa kalkmış olan Jun Mo Xie'ye baktı. Gözleri şokla irileşti ve eliyle işaret etti. "Sen! Demek sen... AHH... bu yaşlı adam ölesiye kızgın! Yani sadece bir Aziz İmparator xiulian'in mi var?! Ve dördüncü seviyede bile değil! Bu nasıl olabilir... WA!"
Bunu söylerken, bir ağız dolusu kan daha zorla dışarı aktı ve vücudu zayıf bir şekilde sallandı...
Diğer tarafta Jun Mo Xie dudaklarındaki kanı sildi ve gözlerinde alaycı bir parıltıyla hafifçe gülümsedi. "Yaşlı piç, bunu şimdi mi öğrendin? Çok daha erken fark edeceğini düşünmüştüm. Görünüşe göre zekânı gözümde fazla büyütmüşüm... benim hatam, seni yanlış anlamışım..."
Bunu daha önce fark edebilseydim, hala bu durumda olur muydum?! Zhan Xiao Xiao o kadar sinirlenmiş ve utanmıştı ki neredeyse oracıkta canına kıymak istiyordu!
Böylece rakibinin başından beri sadece rol yaptığı ortaya çıktı! Gerçekte, kağıttan bir kaplandan başka bir şey değildi! En başından bu yana, sadece bazı aldatıcı hileleri olan bir Aziz İmparatordu...
Ancak rakibinin tuhaf yeteneklerine çok fazla odaklandığı için, yol boyunca burnunun dibinden gitmiş. Sadece saldırmak için en iyi fırsatı kaçırmakla kalmamış, rakibinin tuzağına tamamen düşmüş, önce canlı canlı gömülmüş, sonra da iki kez yıldırım çarpmıştı...
Daha da dayanılmaz olanı, böyle bir düşmana karşı tamamen çıplak bir şekilde savaşmak zorunda bırakılmış olmasıydı. Sadece bu nokta bile hayatının en büyük aşağılanmasıydı!
Zhan Xiao Xiao dişlerini o kadar sert gıcırdattı ki yüksek sesler çıkardılar. Gözleri de bir çift bronz çan gibi kocaman açılmıştı!
O anda, Jun Mo Xie'nin kalbini bütünüyle yutmak bile istedi!
Ama ne yazık ki böyle bir yeteneğe sahip olmadığını biliyordu!
Bir dizi ağır aksilik, Xuan Qi'sinin son yağ damlasını tüketen bir lamba gibi olduğu bir seviyeye düşmesine neden olmuştu. Dahası, daha önce hiç görülmemiş bu garip kılıç Qi patlaması hâlâ meridyenlerinde hasara yol açıyordu...
Bir weng sesiyle, biraz sönük bir kılıç ışığı parladı ve Sarı Alevin Kanı dengesiz bir şekilde geri uçarak Jun Mo Xie'nin önünde okul bahçesindeki zorbalar tarafından haksızlığa uğramış bir çocuk gibi asılı kaldı.
Zhan Xiao Xiao'nun tüm gücüyle ona saldırması, tüm öz Xuan Qi'sinin doruk noktasıydı. Sarı Alevin Kanı neredeyse tamamen paramparça olmuştu! Böyle bir durumda geri uçabilmek zaten çok etkileyiciydi...
"Çok çalıştın... Bir süre sonra iyileşmene yardım edeceğim." Jun Mo Xie nazik bir sesle teselli etti. "Daha sonra vücudunu daha da güçlendireceğim ve hatta seni görkemli bir ziyafetle besleyeceğim... Uslu dur, önce içeri gir ve dinlen."
Sarı Alevin Kanı hafifçe titreşti ve Hongjun Pagodasına geri döndü.
Etrafı boş gözlerle izleyen Zhan Xiao Xiao, sanki başka bir yıldırım çarpmış gibi hissetti. İnançsızlıkla ağzı açık kaldı ve tükürdü. "Yani bu sadece şeytani bir ruh kılıcı... aslında kendi kendine sorun çıkaran o kılıçtı... Kılıç Kontrol Tekniğini kullanma yeteneğine sahip olduğun için değil... AH AH AH... bu yaşlı adam öfkeden ölecek...!"
Bu aslında onun için en kafa karıştırıcı kısımdı. Rakibinin bir Aziz Saygıdeğer uzman olmadığı ve hatta bir Aziz Saygıdeğer uzman seviyesine bile yaklaşamadığı açıktı. Ama böyle bir kişi kılıcını nasıl uzaktan kontrol edebilirdi? Kılıcın kendi kendine nasıl hareket ettiğini kendi gözleriyle çok net bir şekilde görmüştü. Kesinlikle bir el tarafından kontrol edilmiyordu ve elle kontrol edilen bir kılıcın Xuan Qi aurasına sahip değildi...
Bu yüzden bunun Kılıç Kontrol Tekniği olduğundan emindi! Bunu sadece Kılıç Kontrol Tekniği'nin en yüksek seviyesi yapabilirdi! Yarım gün boyunca dövüştükten sonra, sadece kendini korkuttuğunu kim düşünebilirdi ki...
Jun Mo Xie hafif bir gülümsemeyle ayağa kalktı. "Bunu daha fazla uzatmaya gerek yok... Burası harika bir manzaraya sahip, güzel ve bakir bir yer. Zirvedeki uzmanların düello yapabileceği en iyi yer! Gel, gel, gel, arzularına uyacağım ve seninle bir ölüm kalım savaşı yapacağım! Bu kez adil bir şekilde dövüşeceğiz; yaşam, ölüm, zafer ve yenilgi gökler tarafından belirlenecek!"
Zhan Xiao Xiao gözlerini açtı ve öfkeyle bir ağız dolusu kan daha tükürerek yere yığıldı. Bu ağız dolusu kanla birlikte, iç yaraları üzerindeki kontrolünü de tamamen kaybetti ve sürekli olarak ağız dolusu kan kusmasına neden oldu...
Dünyada böyle utanmaz bir insan nasıl olabilir! Belli ki artık hareket edecek gücüm bile yok ve sen hala bana adil bir savaş yapmamı söyleyecek yüzün var... Lanet olsun, neden adil bir savaş için ölü birini bulmuyorsun...
Zafer şansınız daha da artmaz mıydı!
Tekrarlanan aksilikler ve sert darbeler dizisi Zhan Xiao Xiao'nun yaralarının daha kötü olamayacak bir noktaya ulaşmasına neden olmuştu bile! Önce rakibinin sözleriyle yaralanmış, ardından da toprağın derinliklerine gömülerek gücünü büyük ölçüde kaybetmişti. Ondan sonra, iki kez yıldırım saldırısına uğradı ve koruyucu Xuan Qi'sini tamamen tıraşladı, hatta beş iç organını ve altı bağırsağını yaraladı! Ondan sonra, ilahi kılıç tarafından ağır bir şekilde yaralanmıştı ve kılıç Qi'si şu anda bile hala çılgınca bir şekilde meridyenlerini kesmeye devam ediyordu...
Jun Mo Xie'nin tam güçle vurduğu darbe de göğsünün ön tarafına isabet etmiş, beş iç organını ve altı bağırsağını tamamen püre haline getirmişti!
Şu anda vücudu zaten tamamen yok olmanın eşiğindeydi!
Bunu takiben, rakibinin gerçek gücünü öğrendi. Utanç duygusuyla, ruhu ağır bir darbe daha aldı! Ve şimdi, tek bir parmağını bile kaldıracak gücü kalmamıştı...
"Bana adını söyle! Söyle bana!" Zhan Xiao Xiao'nun çıplak ve kömürleşmiş bedeni, sanki ayağa kalkmak için mücadele ediyormuş gibi yerde güçsüzce seğiriyordu. Sözleri ağırdı ve boyun eğmezlikle doluydu. Sanki bu kini önümüzdeki üç yaşamda asla unutmayacakmış gibi hırlayarak nefes nefese kaldı. "Bana adını söyle! Bu hayatta intikamımı alamasam bile, bu yaşlı adam bir sonraki hayatımda yine de seni arayacak! Eğer bir sonraki yaşamda intikamımı alamazsam, bir sonrakinde ve ondan sonrakinde de seni arayacağım! Bu yaşlı adam benim hayatımı sonsuza kadar seninle karşı karşıya getirecek!"
"Ne yazık ki artık böyle bir şansın olmayacak." Jun Mo Xie'nin sözleri Zhan Xiao Xiao'nun son umut kırıntısını da doğrudan yok etti. "Çünkü Kutsal Bebeğinin kaçmasına izin vermeyeceğim! Artık başka bir şansın olmayacak! Elbette, denemekte özgürsün. Seni tekrar öldürmekten çekinmem!"
Zhan Xiao Xiao tüm umudunu kaybetti!
"Ya da belki bana adını söyleyebilirsin!" Jun Mo Xie çenesini sıvazladı ve şöyle dedi. "Gerçekten çok merak ediyorum... Senin gibi bir uzman Zhan Ailesi'nde bile önemli bir figür olmalı. Sen kimsin?"
"Kim olduğumu bilmiyor musun? Gerçekten kim olduğumu bilmiyor musun?" Zhan Xiao Xiao'nun nutku tutulmuştu. Zaten ölümün eşiğinde olmasına rağmen, yine de bir inançsızlık duygusu hissetti. "Az önce ünlü tekniğimi kullandım ve sen benim kim olduğumu bilmiyor musun?"
Jun Mo Xie'nin de nutku tutulmuştu. Ben Misty Illusory Malikânesi'nden biri değilim; senin kim olduğunu nasıl bilebilirim ki? Çok ünlü biri olabilir misiniz? Ünlü olup olmadığınızdan emin değilim ama kıçınızın yeterince beyaz olduğunu biliyorum. Bu da oldukça etkileyici sayılır. Yine de, bu Genç Usta'nın poposu kadar adil değil!
"Hahaha
... harika, harika!
Gerçekt
en harika!"
Zhan Yi
Xiao yüksek sesle güldü.
"O zama
n ikimiz de birbirimizin kimliğinden habersiz olmaya devam edelim!"
Birden
yüzü morardı ve nefretle kıkırdarken vücudu bir balon gibi şişti.
"Hadi b
irlikte kafası karışmış bir çift hayalet olalım!
Sarı Pı
nar'a giden yol uzun; birlikte seyahat edelim ki hiçbirimiz sıkılmayalım!"
O anda,
Kutsal Bebeği ile kaçmaya çalışmaktan vazgeçerek, doğrudan kendini patlatmayı seçerek ruhunu tamamen ateşledi!
Genç Us
ta Jun ile birlikte yok olacaktı!
Karşısı
ndaki kişi açıkça daha önce Zhan Tian Ji'yi öldüren kişiyle aynıydı!
Zhan Ti
an Ji'nin Kutsal Bebeği kaçamadığı için, büyük olasılıkla onun da kaçma şansı olmayacaktı!
Böylesi
ne büyük bir aşağılanma yaşadıktan sonra, yaşamaya devam etme şansı olsa bile, artık bunu yapacak yüzü olmayacaktı...
Dahası,
bu kadar nefret ettiği rakibi aslında onu hiç tanımıyordu bile.
Bu duru
mda, cesedi yüzünden Zhan Ailesi'nin başına sonu gelmez belalar açmamak için bedenini yok edebilirdi.
Şu anda
Zhan Ailesi zaten en ufak bir belaya bile dayanamayacak bir noktadaydı...
"Sarı P
ınarları birlikte gezmek mi?
Hayal k
ırıklığına uğramaya mahkumsunuz... Bu Genç Usta'nın değerli kılıcıma görkemli bir yemek hediye edeceğine dair söz verdiğini unuttunuz mu?
Ölmek i
stesen bile, bu Genç Usta önce bunu kabul etmeli!"
Jun Mo
Xie, vücudu çoktan aşırı derecede şişmiş ve her an patlamak üzere olan Zhan Xiao Xiao'ya doğru hücum etti.
Hızla y
aklaşırken, Sarı Alevin Kanı bir kez daha ortaya çıktı ve ileri doğru saplandı!
Bu sefe
r Sarı Alevin Kanı Zhan Xiao Xiao'nun dantianına kadar sorunsuzca saplandı!
Zhan X
iao Xiao'nun havaya yükselmeye başlayan bedeni anında kaskatı kesildi ve dondu.
